Ete, süte ve hatta bala bile hile kattılar. Satın aldığımız tişörtü boyamak için kullanılan maddelerin kanserojen olduğunu öğreniyoruz. Sadece yediklerimiz değil kullandığımız her eşya sağlığımızı tehdit ediyor.
Stratejik pazar uzmanı Yelda İpekli, güven bunalımı yaşayan günümüz tüketicisinin çıkış yolunun helal ürün sertifikası olduğu görüşünde.
Yelda İpekli, stratejik pazar uzmanı. Tüketici eğilimlerini ve dünya pazarlarını inceleyip önümüzdeki yıllarda hangi ürünlerin öne çıkacağını analiz ediyor. Yakın bir zamanda da dünyanın en büyük üreticisi ve en kalabalık ülkesi Çin’deki tüketicinin alışkanlıkları üzerine bir rapor hazırladı. İpekli’yi sayfamıza konuk eden bu araştırmaları sırasında tespit ettiği ve geleceğin önemli pazarı olarak gördüğü helal ürün akreditasyonu hakkındaki raporu oldu.
Bugün dünya genelinde 900 milyar dolar büyüklüğü olan pazarın kısa sürede 2 trilyon dolara çıkacağı tahmin ediliyor. Üstelik bugün dünya Müslüman nüfusunun sadece yüzde 10’u helal ürün tüketimi konusunda bilinçli. Gıda ve kozmetik ürünlerindeki hileler bilinçli tüketici sayısını hızla artırıyor. Bu sebeple Malezya, Singapur, Endonezya gibi ülkelerde helal gıda üzerine ciddi yatırımları var.
Kimi helal ürün kavramını bilmiyor kimi de küçümsüyor
Tayland’ın kadın başbakanının pazarın lider oyuncusu olmak için ciddi atak yaptığına dikkat çeken İpekli, ülkemizde bu konuda çalışmalar yapılıyor olsa da bunların yeterli düzeyde olmadığını düşünüyor. Bu düşünceye tüketici ve üreticiler üzerinde yaptığı bir anket sonucunda ulaşmış. İpekli, Türkiye’de bir kesimin helal gıdayı bilmediğini, bir kesimin küçümsediğini, bir kesimin ise bilse de çok önemsemediğini vurguluyor. Tüketiciler üzerinde yaptığı anket çalışmasında çıkan sonuçlardan biri çok şaşırtıcı; “Helal gıda nedir?” sorusuna “Alın teriyle kazanılan parayla satın alınan ürün.” cevabını verenler “dine uygunluk” cevabını verenlerden daha fazla. İpekli bu cevabı veren katılımcıların eğitimli bireyler olduğuna dikkat çekiyor. Zaten Türkiye’de tüketicinin sadece yüzde üçü ürünün üzerindeki bilgilendirmeleri okuyarak, kontrol ederek satın almaya karar veriyor. Bu yüzde 3’lük grubun yalnızca yüzde biri “helal ürün sertifikasyonu”na bakıyor. Ürünün ambalajı ve markanın tanınırlığı satın almak için içeriğinden daha önemli ölçüt.
Yine aynı ankete katılanların yüzde 82’si helal ürün sertifikasından haberdar olmadıklarını, bilmediklerini söylemiş. Helal sertifikası anlatılınca da bunların yüzde 66’sı artık helal akreditasyonunu sorgulayacağını ifade etmiş. İpekli’ye bu yüksek oranın sebebini, kullanılanların dine uygun, güvenilir, hilesiz ve sağlıklı ürünler olmasıyla açıklıyor. Çünkü ona göre dindar olsa da olmasa da herkes helal ürün tercih ediyor.
Haber: Gülizar Baki / 23.06.2012
Kaynak: Zaman Gazetesi
http://www.zaman.com.tr/haber.do?haberno=1307609&title=guvenilir-gidada-cozum-helal-sertifikasi
GÜLİZAR BAKİ